Evlilik, hem bireysel hem de toplumsal açıdan birçok işlevi olan çok önemli bir kurumdur

SINAVA HAZIRMIYIZ
19 Haziran 2018
Dünün acısı, bugünün gücüdür.
27 Haziran 2018

En büyük hedefimiz: “Bir ömür boyu sürecek mutlu ve sağlıklı beraberliklerin oluşturulup, sürdürülebilmesine katkı sağlamak…”
İki tarafın bir ömrü bir arada sevgi ve saygı ile geçirebilmek dileğiyle “evet” dedikleri evlilik kurumu, aileye eklenen çocuklarla birlikte daha da sıkı bağlarla birbirine bağlanıyor. Evliliklerin günümüz toplumlarında üstlendiği yeni misyonu, son yıllarda artış gösteren boşanma eylemini ve bu süreçte çocukların durumunu Asil Akademi Danışma Merkezi Kurucusu, Aile Danışmanı Ayşe Pehlivan ile konuştuk.
Gönül çelik
Evlilikler hangi temeller üzerine kuruluyor, evlenirken eşlerin birbirinde aradığı özellikler nelerdir?
Ayşe Pehlivan:
Evlilik, hem bireysel hem de toplumsal açıdan birçok işlevi olan çok önemli bir kurumdur. Tarihsel süreç içinde evlilikler daha çok kadın ve erkeğin “barınma, beslenme, bakım, korunma, cinsellik” gibi bazı temel ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla yapılmıştır. Günümüzde ise “sevgi, saygı, eşitlik” ve paylaşım gibi bazı değerler üzerinde ve “kişiler arası psikolojik yakınlıklarla yürüyen özel bir ilişki” olarak tanımlanmakta ve çiftlerin, bu özel ilişki ortamını yaşamak istemesiyle kurulmaktadır. Bu şekliyle eşler birbirinde, sevgi, kişiliklerine saygı, güven, birlikte haz alabilecekleri bir ortak etkinlik alanı, yaşamda karşılaşılabilecek sorunlar ve güçlükler karşısında destek ve birlikte hareket etme becerisi aramaktadır.
“Sürekli çatışma, kavga, şiddet vb. yaşanan aile ortamlarının, çocukların sağlıklı büyümesini engellediği kanıtlanmıştır.”
G Ç :Bir önceki yüzyılla karşılaştırdığımızda boşanma oranlarının artmasının temelinde yatan faktörler arasında fark var mı, varsa bunlar nelerdir?
A P: Aslında modern toplumla karşılaştırıldığında, boşanma oranlarının artmasına neden olan faktörler arasında bir fark yok… Yani bu faktörler değişmedi, ancak modern toplumda kadının ekonomik bağımsızlığını kazanması, yaşamını sürdürmek için bir erkeğin bakım ve himayesine gereksinim duymaması, kısaca evliliklerin artık “ihtiyaçların karşılanmasından” çok, “haz alınan mutlu beraberliklerin yaşanması” amacıyla yapılıyor olması, hem bireysel hem de toplumsal düzeyde boşanma olgusuna bakışı değiştirdi. Bu nedenle eskiden aynı gerekçe ile kişiler boşanmazken şimdi boşanıyor.
Öte yandan sürekli çatışma, kavga, şiddet vb. yaşanan aile ortamlarının, çocukların sağlıklı büyümesini engellediği kanıtlanmıştır. Modern toplumda, tüm çabalara karşın yolunda gitmeyen evlilikleri ‘her ne pahasına olursa olsun’ sürdürmenin aile üyelerine çoğu zaman daha fazla zarar vereceği anlaşılmıştır. Çocukların varlığının da bir evliliği sürdürebilmek için yeterli olmayacağı düşünülmektedir.
“Evlilik kurumunda bir yozlaşma görmüyorum.”
G Ç: Yüzyılımızın insanı yozlaştırdığı çokça gündeme gelir. Sizin ‘’evlilik kurumunu şunlar şunlar yozlaştırdı’’ diyebileceğiniz saptamalarınız var mı?
A P: Bu soruya kurucusu olduğum Asil Akademi Danışma Merkezi’ne gelen danışanlarımıza vermekte olduğumuz bir ömür boyu sürecek mutlu ve sağlıklı beraberlikler oluşturulup, sürdürülmesinin temin edilmesi için gerekli desteği sağlayan “evlilik danışmanlığı” hizmetimizden elde ettiğimiz genel sonuçlara bakarak “hayır” diyebilirim. Evlilik kurumunda bir yozlaşma görmüyorum, dahası gerek bireysel gerekse toplumsal açıdan daha sağlıklı daha iyi evlilikler kurulması ve sürdürülmesi yönünde bir çaba görüyorum.
“Maalesef kötü sonuçlanan boşanmalarda, çocuklar eşler arasında karşı tarafa silah olarak kullanılabiliyor.”
G Ç: Çocuk sahibi eşlerle, olmayan eşlerin boşanma oranlarında belirli bir fark var mı? Ya da boşanma eylemi gerçekleştirilirken çocuk nasıl konumlandırılıyor?
A P: Evet, elbette… Özellikle ülkemizde, eşlerin boşanmak için, çocuklarının büyümesini beklediklerine dair veriler var. Maalesef boşanma eyleminde en çok çocuklar etkileniyor. Bizler evliliklerin sağlıklı olmasını sağlamak misyonu yanında boşanmaların da hem eşler hem de çocuklar için daha az zararla atlatılmasına yardımcı olmak için çalışıyoruz.
Çocuklar genellikle boşanmalarda, geleneksel bakış açısıyla anne ile kalan ve toplumsal olarak da “anneden yana olması” beklenen bireyler. Maalesef kötü sonuçlanan boşanmalarda, çocuklar eşler arasında karşı tarafa silah olarak kullanılabiliyor, boşanma öncesi ve sonrasına çocuğun, evden ayrılan eşle ilişkilerinin düzenlenmesi vb. sekteye uğruyor. Bu durum çocuk ihmal ve istismarına yol açıyor. Özellikle bu nedenle boşanmayı düşünen çiftlerin boşanma danışmanlığı almasının çok önemli olduğunun altını çizmek istiyorum.
G Ç: Ayşe hanım bize zaman ayırdığınız için çok teşekkür ederiz